POPULER YAYINLAR

31 Mayıs 2012 Perşembe

Eğlenceli,Mesajlı Tshirtler

İnsanların birbirine sataşması eskisinden daha kolay mesela sosyal medyadan istediğiniz mesajı anında bir çok kişiye ulaştırabiliyorsunuz.Bu çılgınlık şimdi de tshirtlere sıçradı.Birine mi sinirlendiniz?İzlediğiniz filmi mi beğenmediniz?Hayat size çok mu saçma geliyor?Sizin de dünyaya söyleyecekleriniz mi var?Öyleyse içinizdekini dışarı haykırabilmek için tasarlanmış ya da sizin tasarlayacağınız tshirtleri giymeyi düşünebilirsiniz.Tabii yazacağınız yazı kısa ve öz olmalı malum yeriniz dar;)

Bu tshirtlerin benzerlerini beyoğlundaki pasajlardan bulabilirsiniz.Bir çoğunu giymeye cesaret edemesemde bence bu tshirtler çok eğlenceli.


30 Mayıs 2012 Çarşamba

Fazla kilolar 9 farklı hastalık nedeni

Şişmanlığın yaşam kalitesini düşürdüğünü, bazı hastalıkların oluşmasına zemin hazırladığını belirten uzmanlar, fazla kilolar nedeniyle vücudun hayati önem taşıyan en az 9 sisteminin olumsuz etkilendiği uyarısında bulunuyor.

Obezitenin medikal maliyetinin artmasını sağlayan bir sağlık sorunu olduğu ve detaylı bu sistemlerdeki hasarları biyokimyasal yollarla defalarca anlatıldı. Peki ya şişmanlığın vücudun 9 sistemine yaptığı zararı biliyor musunuz? İşte sorunlar…

1. Kalp sisteminde; hipertansiyon, pulmoner emboli, koroner damar hastalıkları,

2. Solunum sisteminde; astım, sleep apne gibi uykuda nefesin 8-10 saniye kadar durması,

3. Nörolojik sistemde; inme, idiyopatik intra kranial hipertansiyon,

4. Endokrin sistemde; metabolik sendrom, tip 2 diyabet, adetten kesilme, polikistik yumurtalık sendromu,

5. Kas iskelet sisteminde; bel ağrıları, osteoartirit, hareketlilikte azalma, ürik asit yüksekliği ve gut hastalığı,

6. Deri üzerine etkileri; selülit, sivilceler, kollarda deri renginde değişim,

7. Gastrointestinal sistem; alkole bağımlı olmayan karaciğer yağlanması, fıtık, kolon kanseri,

8. Genital ve üriter sistem; göğüs ve uterus kanseri, obeziteye bağlı idrar yolları enfeksiyonu,

9. Psikolojik sistem; depresyon, stres, vücut imajını beğenmeme.

Ortak kabus: Metabolik Sendrom

Metabolik sendrom veya x sendrom işte sinsice artan bir sağlık sorunu; Şişmanlığın en önemli düşmanı olarak bildirilmektedir. Metabolik sendrom şişman bireyin kan yağlarında, bel çevresinde, kan basıncında, açlık kan şekerinde artması ile meydana gelen karmaşık bir metabolik sorundur.

Kilo verme ile kontrol altına alınabilen bu sendrom ABD’de gün geçtikçe artmaktadır. Yaklaşık yetişkin 47 milyon kişinin metabolik sendroma sahip olduğu bilinmektedir.

Metabolik sendromda bireylerde, iyi huylu kolesterol düşerken, kötü huylu kolesterol artmakta, insüline karşı direnç oluşmakta, kanın yoğunluğunda artış, ürik asit düzeyinde artış gibi sağlığı olumsuz yönde etkileyen sorunlarda oluşmaktadır.

Bel ölçüsü hastalık belirtisi

Bel çevresi ölçümü sağlık hakkında çok önemli bir veridir. Bu yüzden bel çevresi ölçümünün takip edilmesi gerek. Çünkü bel çevresindeki artış diyabet ve kalp hastalıklarının temel belirleyicisi. Kalça kemiğinin bittiği yerden belin çevresinin ölçün. Ölçünün kadınlarda 88 cm. erkeklerde 102 cm’nin üzerinde olması hastalıklara yakalanma riskini gösterir.

Kişiye göre diyetin sırrı ne?...

Her insanın 6 gen tipinden birine uyduğunu söyleyen uzmanlara göre, sağlıklı bir kiloya kavuşmak için bu grupların bazı besinlerden uzak durması, bazılarının da bol bol tüketmesi gerekiyor. 

Dünyaca ünlü Amerikalı tolkşov yıldızı Oprah Winfrey’i 107 kilodan 68 kiloya indiren Dr. Peter D’Adamo, yıldıza 39 kilo verdiren diyetini ilk kez açıkladı. 90’lı yıllarda, kan grubu diyetini bulan D’Adamo, ilk kez Oprah üzerinde uyguladığı Gen Diyeti’ni, bir kitapta topladı. Her insanın 6 gen tipinden birine uyduğunu söyleyen diyetisyene göre, sağlıklı bir kiloya kavuşmak için bu grupların bazı besinlerden uzak durması, bazılarının da bol bol tüketmesi gerekiyor. İşte Adamo’ya göre gen tipleri ve nasıl bir beslenmeleri gerektiği:

BİRİNCİ TİP: 
Uzun boylu ve zayıftırlar. Adrenalin seviyeleri yüksek, hareketli, alerjiye ve astıma yatkındırlar.

Nasıl beslenmeliler?: Bol et ağırlıklı bir menü seçmeliler. Buğday ve tahıl gibi glüten içeren besinlerden uzak durmalılar.

Ne yemeliler?: Biftek, pirzola, sert peynirler, beyaz ya da kahverengi pirinç, brokoli, greyfurt.

Nelerden kaçınmalılar?: Fındık, insulin hormonu salgılayabilecek kuruyemiş ve tahıl ürünleri, buğday unu, eritme peynirler.

İKİNCİ TİP: 
Güçlü, adaleli ve dayanıklıdırlar. Birçok bakteriye karşı dirençlidirler.

Nasıl beslenmeliler?: Beyaz et, sebze ve balık ağırlıklı bir diyet uygulamalılar.

Ne yemeliler?: Hindi, balık, fasulye, bezelye, keten tohumu, zeytinyağı, avakado, havuç...

Nelerden kaçınmalılar?: Karbonhidrat içeren beyaz besinler, şekerli gıdalar ve kırmızı et...

ÜÇÜNCÜ TİP: 
Geniş omuzlu, kaslı, dar kalçalıdırlar. Vücuttaki yağ oranı düşüktür. Kafein ve alkolden hoşlanmazlar.

Nasıl beslenmeliler?: Bakır oranı yüksek olan baklagiller, ciğer, fasulye, peynir ve kırmızı et tüketmelidir.

Ne yemeliler?: Dana ciğeri, koyun eti, mozarella peyniri, mercimek, turp, zencefil ve ahududu...

Nelerden kaçınmalılar?: Alkol, kahve ve ağrı kesiciler...

DÖRDÜNCÜ TİP: 
Kemikleri iri, şişman olmasalar da geniş vücutlu kişiler. Obeziteye meyillidirler.

Nasıl beslenmeliler?: Yüksek proteinli gıdalar almalılar.

Ne yemeliler?: Kuzu eti, hindi, yumurta, peynir, ıspanak, ceviz...

Nelerden kaçınmalılar?: Fast food ve kızartmalar.

BEŞİNCİ TİP: 
Gençken zayıf ve uzun boyludurlar. Yaşları ilerledikçe kilo alırlar.

Nasıl beslenmeliler?: Sebze temelli ve düşük yağ oranlı gıdaları seçmeliler.

Ne yemeliler?: Deniz ürünleri, bezelye,fındık, ceviz, fındık yağı

Nelerden kaçınmalılar?: Beyaz ekmek, makarna ve süt ürünleri.

ALTINCI TİP: 
Uzun bacaklı ve küçük kalçalıdırlar. Bağışıklık sistemi sorunları yaşayabilirler

Nasıl beslenmeliler?: Süt ve kırmızı et ürünleri tüketmeliler..

Ne yemeliler?: Biftek, dana ciğeri, uskumru, kırmızı et, peynir, zeytinyağı, fındık...

Nelerden kaçınmalılar?: Arpa, çavdar gibi besinler yememeliler.

Düzensiz diyet sağlığı tehlikeye sokabiliyor

Diyetlerin uzun süreli kilo kaybı sağlamadığı ve kişinin sağlığını tehlikeye sokabileceği kaydedildi. 

ABD'deki California Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya göre, insanlar, diyet yaptıkları sürenin ilk altı ayında kilolarının yüzde 5 ile yüzde 10′unu kaybediyorlar.

Ancak veriler, diyetle zayıflayanların üçte ikisinin beş yıl içinde verdiklerinden daha fazla kilo aldıklarını ortaya koyuyor. 'Amerikan Psychologist' dergisi, sürekli kilo alıp verilmesinin kalp hastalıkları ve felçle ilişkili olduğunu yazdı.

Araştırma ekibinin başkanı Profesör Traci Mann, "Diyet yapanların çoğunun verdikleri kiloları, hatta daha fazlasını geri aldıklarını saptadık. Diyetler, insanların çoğuna, sürekli bir kilo kaybı veya sağlık açısından bir yarar getirmiyor." diyor ve "Araştırma kapsamına alınanların çoğu hiçbir diyet yapmamaları daha iyi olurdu." diyen Traci Mann, "böylece bu kişilerin kiloları hemen hemen aynı düzeyde kalır ve vücutları sürekli kilo alıp vermesnin getirdiği tahribatı yaşamazdı" diye devam ediyor.

Amerikan araştırma ekinin başkanı Mann, kimi diyet çalışmalarının, katılımcıların kilolarının tarafsız bir kişi tarafından ölçülmesinden ziyade, katılımcının kendisinin verdiği bilgileri esas aldığını söyledi.

Kimi diğer diyet çalışmalarda da katılımcıların uzun erimdeki gelişiminin izlenmemiş olması nedeniyle sonuçların gerçek tabloyu yansıtmayacağı belirtiliyor.

Yaşam boyu diyet
Yapılan araştırmalardan biri, diyet yapanların yüzde 50′sinin, diyete başladıkları tarihten beş yıl sonra, beş kilo daha almış olduklarını ortaya koydu.

Araştırma belli bir diyeti incelemiyor, genel anlamda diyet yaklaşımlarını değerlendiriyor. Profesör Traci Mann herkes için makul beslenmenin ve düzenli olarak egzersiz yapmanın en sağlıklı yöntem olduğunu söylüyor.

'Weight Concern' adlı örgütün Tıp direktörü Dr.İan Campbell da, birçok insanın diyet konusuna kısa dönemli baktığını kaydetti.

Dr.Campbell, "Verilen kiloların geri alınmaması, bir yaşam boyu sürdürülmesi gereken zorlu bir iş. Kalp hastalığı ya da ruh hastalıkları gibi birşey bu bir bakıma. İlacınızı almazsanız durumunuz kötüleşir." diyor ve ekliyor:

"Aşırı şişman olan insanlar genellikle dengeli bir yaşam sürmeyen kişiler. Kilo verdikten sonra spor yapmaktan ve sağlıklı beslenmekten vazgeçiyorlar."

Akdeniz diyeti kalp hastalıklarını azaltıyor

Amerika’da orta derecede kalp hastalığı riski olan kişiler üzerinde yapılan araştırma, üç ay Akdeniz diyeti uygulanan bu kişilerde kalp hastalıkları riskinin yüzde 15 gerilediğini ortaya koyuyor.

Dünyada ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer alan kalp ve damar hastalıklarından, sağlıklı beslenme alışkanlığının kazanılması ile büyük ölçüde korunmak mümkün olabiliyor.

Uzmanlar, sağlıklı beslenme trendinin Türk, İtalyan, Yunan, Lübnan, Fas ve Tunus mutfaklarının karışımı olan Akdeniz mutfağında yoğunlaştığını belirterek, sebze, meyve, süt ve ürünleri, doğal kepekli tahıllar, tam buğday ekmeği, kepekli ekmek ve zeytinyağından oluşan Akdeniz diyeti ile kalp ve damar hastalıklarının önüne geçilebileceği tavsiyesinde bulunuyor.

“Medicana Tıp Günleri” kapsamında düzenlenen Kardiyoloji Semineri’nde de beslenme ve kalp sağlığına ilişkin yurt dışında yapılan çalışmalar ele alındı.

Seminerde yapılan çeşitli sunumlarda kalp ve damar hastalıklarından korunmada beslenme şeklinin çok önemli olduğunu belirten uzmanlar, sağlıklı beslenme alışkanlığının dönemsel değil, ömür boyu devam etmesi ve yaşam biçimi haline gelmesi gerektiğini vurguladı.

Haftada dört kez balık tüketimi ile gelen sağlık

Uzmanların verdiği bilgiye göre, Akdeniz tarzı beslenme, sebze, meyve, süt ve ürünleri, doğal kepekli tahıllar, tam buğday ekmeği, kepekli ekmek ve zeytinyağından oluşuyor. Yurt dışında beslenme ve kalp sağlığı ile ilgili yapılan çeşitli araştırmalar, halk arasında Akdeniz diyeti olarak bilinen düşük kolesterol diyetinin, hastalıklardan korunmada önemine dikkat çekiyor.

ABD’de yapılan yeni bir araştırmada, Akdeniz diyetinin üç ayda kalp hastalıkları riskini yüzde 15 oranında gerilettiği saptandı.

Araştırma için orta derecede kalp hastalığı riski olan 212 erkek ile kadın seçildi ve bu kişiler üç ay boyunca Akdeniz diyetiyle beslendi. Akdeniz diyetini uygulayanlar, haftada dört kez balık, haftada bir kez de kırmızı et tüketti. Erkeklerin günde 2, kadınların ise 1 kadeh kırmızı şarap içmesine izin verildi. Araştırma sonucunda Akdeniz diyetiyle beslenenlerin kolesterol miktarlarının yüzde 7.5 oranında azaldığı saptandı. Akdeniz diyetinin kalp hastalıkları riskini yüzde 15 oranında gerilettiği belirlendi.

Akdeniz diyetinin tedavi edici etkisi, diyete bağlı kalp rahatsızlıklarının ortaya çıkmasıyla klinik çalışmalar çerçevesinde yürütülüyor. Dr. Keys’in “Yedi Ülke Çalışması” isimli araştırmasında da 50-54 yaşları arasındaki Yunan erkeklerindeki kalp hastalıkları oranının karşılaştırma gruplarından Amerikalı erkeklere göre yüzde 90 daha az olduğu tespit edildi.

Dünya Sağlık Örgütü’nce yapılan araştırma ise (İspanya, Yunanistan, Fransa ve İtalya) insanların diğer Avrupa ülkeleri ve Amerika’dakilerden daha uzun ömürlü ve kalp hastalıkları ve kanserin daha düşük oranda olduğu ortaya konuldu.

“Diğer bitkisel yağlar aynı şekilde etkili değil”

Harward Üniversitesi Beslenme Bölüm Başkanı Dr. Walter Willet de Akdeniz diyeti ile beslenilmesi gerektiği önerisinde bulunarak, diyette zeytinyağı kullanımının artırılması ile HDL kolesterol seviyesinin yükseldiğini tespit etti.

Ayrıca yapılan çalışmalar, Akdeniz diyetindeki balık tüketiminin yüksek olmasının, HDL kol seviyesini olumlu etkilemesiyle sonuçlandı. Bol meyve, sebze ve zeytinyağı içeren Akdeniz usulü beslenmenin olumlu etkilerini gösteren çalışmalar, diğer bitkisel yağların aynı şekilde etkili olmadığını ortaya koydu.

Fonksiyonel besinler

Akdeniz diyetinde bulunan fonksiyonel besinler, havuç, kayısı, turunçgiller, böğürtlen, ahududu, kızılcık ve lahana gibi sebze ve meyvelerden oluşuyor ve C ile E vitaminlerini içeriyor. LDL oksidasyonunu önlüyor, kan lipitlerini düşürüyor ve kanser riskini azaltıyor.

Özel tat veren sarımsak, soğan, pırasa ve lahana gibi sebzeler ise bağışıklığı güçlendiriyor.

Soya fasulyesi ve diğer fındık, fıstık, ceviz, kuru fasulye, nohut gibi baklagiller E vitamini, selenyum, çinko ve diyet posası içeriyor. Kan lipidlerini düşürüyor, toksik ögeleri etkisizleştiriyor ve kan şekerini denetliyor.

Yeşil çay ise karsinojenleri (kanserojenleri), toksin ve mikropları etkisizleştiriliyor.

Yoğurt ve probiyotikler, laktikasit bakterileri içeriyor ve bağırsak enfeksiyonlarını iyileştiriyor, kolon kanseri riskini azaltma eğilimi gösteriyor.

Kalsiyum açısından zengin olan yağı azaltılmış süt ve süt ürünleri ise osteoporoz riskini azaltıyor.

Örnek menü

Sabah:
Yağsız veya az yağlı süt, yağsız ya da az yağlı peynirler, zeytin, çiğ sebzeler (domates, salatalık, sivri biber), taze ve kuru meyveler (kayısı, erik, üzüm, incir)

Öğle ve akşam:
Balık, sebze yemeği, salata, meyve, makarna veya kuskus, yoğurt ya da salata, meyve ile 1-2 bardak kırmızı şarap.

Kuru baklagil ve sebze karışımı, salata, meyve ya da 1-2 kadeh kırmızı şarap.

Ara öğünler:
Yağsız yoğurt, meyve, taze sebze (salatalık, domates, biber, kabak)

Farklı Tayt Modelleri

Pantolonlarla oturup kalması,yüremesi kısaca hareket etmesi çok kolay.Ama havalar artık ısınmaya başlamışken kalın pantolonlarımızı soğuk günler için kaldırıp saklama zamanı da geldi.Yazın pantolonların en iyi alternatifi taytlarla hem rahat etmek hem de trendy olmak çok kolay.Sıcak havalarda kadınlar daha çok püfür püfür etek ve elbiseleri tercih etsede,taytların rahatlığı da bir başka oluyor,değil mi;)


 Artık 7'den 70'e herkesin bildiği siyah taytlar,tek seçeneğimiz değil.Taşlı,zımbalı,metalik,desenli,çiçekli,deri ve daha bir çok çeşitle karşımıza çıkan taytlara (burası çok önemli) bacaklarına güvenenler mutlaka bir şans vermeli.Evet maalesef ne kadar rahat ya da ne kadar moda olursa olsun herkese yakışmıyor.Bu yüzden hangi desenini seçeceğinize karar verirken,vücut şeklinizinde kararınızı etkilemesine izin verin;)

29 Mayıs 2012 Salı

İzmir Çıkarması

Tarihe bir baktım ki ben İzmir’den döneli 1 hafta olmuş. Geç kalmış bir post ama olsun (: 18 Mayıs akşamı uçağa ucu ucuna yetiştim derken 1 saat rötarla yıkıldım. Ama bunlar yetmedi 01:30 da bindiğim uçak 03:00’da indi. Yolculuk kısmı belki kötüydü ama 2 güne sığdırılmış muhteşem bir tatil geçirdim.


Kızım da gelmek istedi ama ):



Uçak rötar yaptı ama problem değil ;)

İlk gün akıllı, zek, ve muhteşem kuzenimin avukatlık büro açılısı vardı. Genç yaşındaki başarısını bir kere daha kutluyor, onu öpüyorum :*






İlk günün akşamı Potiri Meyhanesi diye bir yere gittik, inanılmaz nezih ve eğlenceli bir yerdi. Arka masamızdaki Uğurkan Erez ve arkadaşları bizi ayrı eğlendirdi.






İkinci gün Kemeraltı’nda bayaaa bir gezdik. Yorgun düştük ve kendimizi çimenlere attık. Pazar günü olmasına rağmen sıfır kalabalık beni çook şaşırttı.







Bu bebeği eskici tarzı bir amcadan 1 Liraya aldım (:


Bu kahveyi içmelere doyamadım.



Deniz analarına bakıp ıyyy derken (:






İşten dolayı düşen omuzlarımı dik tutma çabalarım (:



Fotoğraflarla boğdum ama bittiiiii.

*Merve*

Kilo vermeye yardımcı kumaş çıktı!

Mikrokapsül teknolojisiyle geliştirilen ve kilo vermeye yardımcı olmasının yanında cildi de nemlendiren Slimming akıllı kumaşı, uzmanlar tarafından da öneriliyor.

Yenilikçi ve akıllı kumaşlarıyla dikkat çeken, yılların markası İpekiş, metabolizmayı ve yağ yakımını hızlandıran Slimming akıllı kumaşı ile kilo vermeye yardımcı oluyor.

Tüketicilerin farklı ihtiyaçlarına yenilikçi ürünleriyle cevap veren İpekiş, yaza formda girmek ve her zaman formda kalmak isteyenler için mikrokapsül teknolojisiyle geliştirilmiş, kilo vermeye yardımcı Slimming akıllı kumaşı sunuyor. İstediğiniz vücuda sahip olmak, İpekiş’in Slimming akıllı kumaşı ile artık çok daha kolay. Slimming akıllı kumaşla üretilmiş giysilerin kullanımının, spor ve beslenmenin kilo verdirici ana etkisine ilave yardımcı bir yöntem olduğunu belirten Double Check Sağlıklı Yaşam Akademisi’nden Op. Dr. Ebru Aydın “Kilo vermek isteyenlere vücut ısısını artırarak metabolizmayı ve yağ yakımını hızlandıran Slimming akıllı kumaşlarını öneriyoruz. Slimming akıllı kumaşları içinde barındırdığı mikrokapsül teknolojisi sayesinde kilo vermeye yardımcı oluyor” dedi.

Mikrokapsüller patlıyor, acı biber özü metabolizmayı hızlandırıyor…
Alman Rudolf GmbH ve Celessence Technologies’in ortak çalışması olan mikrokapsüllerin İpekiş’in yüzde yün kumaşlarına uygulanmasıyla ortaya çıkan Slimming akıllı kumaş, zayıflamaya yardımcı olmasının yanı sıra cildi de besliyor. Kumaşın içinde bulunan mikrokapsüller, hareket edildiğinde patlayarak içerisinde barındırdığı zayıflamaya yardımcı ve cilt bakımı sağlayan maddelerin açığa çıkmasını sağlıyor.

Mikrokapsüllerin içerisinde bulunan acı biber, esmer deniz yosunu ve mabet ağacı  vücut ısısını artırarak metabolizmayı ve yağ yakımını hızlandırıyor, kilo vermeye yardımcı oluyor. Yine mikrokapsüllerin içinde yer alan E vitamini, Cosmocol, Squalene ve Ahududu gibi maddeler de cildi nemlendirmenin yanı sıra cildin yağlanmasını engelliyor ve anti-aging özelliği sergiliyor.

Versace, Armani, Christian Dior gibi dünya devi moda markalarına üretim yapan, İpekiş’in “Kumaşın 7 Harikası” konseptindeki akıllı kumaş koleksiyonunda zayıflamaya yardımcı Slimming’in yanı sıra polen itici Zeropollen, maksimum hareket kabiliyeti ve dayanıklılık sağlayan Pure Woolstretch, su ve leke tutmayan Bionic Finish, antibakteriyel SilverPlus, gün boyu hoş koku yayan parfüm kokulu Bioperfume, koyu renklerde yakıcı güneşe rağmen serin tutan ve UV etkisini azaltan Cooldark kumaşları bulunuyor.

25 Mayıs 2012 Cuma

Üç Farklı Fon, Üç Farklı Trend ve Üç Farklı Özge



Özge Özpiriçci’ye olan sempatime engel olamıyorum. Melekler Korusun dizisindeki naif karakterini de çok severdim. Markafoni’nin Özge ile çekimi duyunca çok sevindim ve tabii ki emindim böyle muhteşem karelerin ortaya çıkacağına. Ben hem kombinleri hem Özge’yi çok çok beğendim. Bugün Markafoni’de satışa çıkan bu parçalara sahip olmak istiyorsanız ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz ;) Sorbe renkleri, yani pastel tonlarının yumuşak birlikteliğiyle hanım hanımcık bir stil, marine temasıyla konforlu ve trendy hafta sonu kombinleri ve cesur desen karışımlarıyla özgüven dolu bir tavır Mert Aslan imzasıyla, Mehmet Erzincan’ın dinamik ve renkli karelerinde görebilirsiniz. İşte Özge ve muhteşem kombinler;

Kırmızı Fon Özgesi








Mavi Fon Özgesi






Gri Fon Özgesi





*Merve*

 
Copyright © 2013 MODA DÜKKAN
Design by MODADUKKAN | MODA
    Twitter Facebook Google Plus Vimeo Flickr YouTube