Kadın yaşamının kaçınılmaz bir parçası olan menopoz kelime anlamı olarak adet görmenin sonlanması olsa da kadının bu dönemde yaşadıkları ve hissettikleri bununla sınırlı değil.
Menopoz’un bir hastalık olmadığına dikkat çeken Bayındır Hastanesi Söğütözü Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ömer Çobanoğlu, her kadın bu süreci hayatının kaçınılmaz bir parçası olarak yaşamak zorunda dedi.
Doç. Dr. Ömer Çobanoğlu'nun verdiği bilgilere göre, menopoz üç evrede gelişir. Premenopoz; menopoza girilmeden önceki yaklaşık 3 - 5 yıl boyunca adetlerin önce sıklaşması daha sonra aralarının açılması gibi düzensizliklerin yaşandığı dönemdir. Perimenopoz, genellikle menopoz semptomlarıyla birlikte, son adet döneminizden yaklaşık bir yıl önce başlar ve bir yıl sonra sona erer. Postmenopoz ise menopoza girilmesini takiben östrojen düzeylerinin düşmesiyle beraber ortaya çıkan adetlerin kesilmesini takip eden dönemdir.
Menopozla birlikte tüm vücutta hormonal bir fırtına yaşanır ve kadın hormon metabolizması alt üst olur. Esas kadınlık hormonu olan östrojen azalır ve östrojenin azalması ile birlikte tüm organlar bu durumdan olumsuz etkilenir. Östrojen hormonu sadece doğurganlığınızı ve üremenizi düzenlemekle kalmayıp, aynı zamanda kemikleri sağlamlaştırmakta, damar sertliğine karşı korumakta, cildin esnekliğini muhafaza etmekte, bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve genel sıhhati artırır. Menopoz; kadını kalp hastalıkları, hiperkolesterolemi, hipertansiyon, osteoporoz gibi hastalıklardan koruyan östrojen kalkanının sonu olarak da tarif edilir.
Menopozdan Nasıl Etkileniriz?
Sıcak basmaları: Özellikle cildinizde ani ve rahatsız edici bir sıcaklık hissedebilirsiniz; yüzünüz kızarabilir, terleme ve çarpıntınız olabilir. Gece boyunca sıcak basmasının sık görülmesi aynı zamanda uykunuzun bölünmesine neden olur.Odanın sıcak olması, stres, sıcak içecekler, özellikle kahve, alkol, baharatlı gıdalar gibi sebepler sıcak basmasını tetikleyebilir. Bunlardan kaçınarak sıcak basması sayısını azaltmanız mümkündür. Düzenli fiziksel egzersiz ve stresi azaltıcı gevşeme egzersizleri de daha iyi uyumanıza yardımcı olur.
Vajinal kuruluk: Östrojenlerin fonksiyonlarından biri de cinsel organın olgunlaşmasını, kanla beslenmesini ve işlevlerini sürdürmesini normal olarak sağlar. Premenopoz sırasında östrojen seviyesinde görülen azalma özellikle vajinanın iç tabakasını incelmekte ve kurumaktadır. Vajina kızarabilmekte, tahriş olabilmekte, kaşıntı gelişebilmekte ve dokular daha kolay hasar görebilmektedir. Buna bağlı olarak cinsel ilişki güç ve hatta imkansız hale gelir. Östrojen eksikliği aynı zamanda vajinada bakteri ve virüslerin üremesine neden olup buna bağlı enfeksiyonları geliştirir.
İdrar yakınmaları: İdrar yakınmaları menopoz sonrası dönemde en sık görülen sorunlardan biridir. 45 ile 60 arasında kadınların yaklaşık yüzde 40’ı sık idrara gitme, tuvalete zor yetişme, tam boşaltamama ve idrarını tutama gibi problemlerden şikayetçidir.
Cilt ve saç sorunları: Östrojen eksikliği, cildinizdeki esneklik ve sağlamlıktan sorumlu olan lifler olan kollajen ve elastinin azalmasına yol açar. Cildiniz kurur, kaşınır ve ışığa karşı duyarlılığı da artar. Menopozda saçlar da incelir ve parlaklıklarını yitirir, kasıklardaki ve koltuk altındaki kıllar azalır. Hormon tedavisi ile cildiniz ve saçınız bu olumsuzluklardan en az şekilde etkilenir. Östrojenler bağ dokusunu destekleyen kollejenin ve cildin pürüzüz ve esnek olmasını sağlayan elastinin üretimini arttırırlar ve aynı zamanda saçınızın direncini ve esnekliğini artırırlar.
Yine menopoz döneminizde istenmeyen yerlerde kıl çıkması da görülür. Bu dönemde vücudunuz az miktarda erkek seks hormonlarını da üretmeye devam eder ve östrojen eksikliği nedeniyle erkeklik hormonu olan androjenlerin etkisi güçlenebilir. Bu nedenle çenenizde, göğüslerinizde ve bacaklarınızın iç kısımlarında kıllar çıkabilir ve bu duruma hirsutizm adı verilir. Erkek tipi saç dökülmesi de (kelleşme) görülebilir. Doğal östrojenle birlikte bir antiandrojen içeren hormon replasman tedavisi tüm bu durumları engeller.
Osteoporoz (Kemik erimesi): Osteoporoz genellikle kırk yaşından sonra teşhis edilir. Fakat o zamana kadar önemli ölçüde kemik kitlesi kaybı meydana gelir. İlaç tedavisi ile osteoporozu önleyebilir veya kemik erimesini durdurabilirsiniz ancak önceden yitirilmiş olan kemik yeniden oluşamaz. Bu nedenle hastalık başlamadan önlenmesi çok önemlidir.
Uykusuzluk:Menopoz sonrası uykuda geçen sürenizin kısalması, gece uyanmalarınız, uykuya dalışt a sorun yaşamanız östrojen eksikliğinin ortaya çıkardığı şikayetlerdir ve uygun bir hormon replasman tedavisiyle bu şikayetlerde düzelme sağlanır.
Kilo alma: Menopoz sonrası yaşanan en büyük şikayetlerden biri de azalan hormonların etkisiyle yavaşlayan metabolizmanıza bağlı olarak kilo almanızdır.
Menopoz öncesinde genel yağ birikiminiz kalça ve uyluklarda iken, menopoz sonrasında vücutta androjenin daha fazla olması nedeniyle erkek vücut tipine yönelme yani bel ve göbek çevresinde yağlanma eğilimi gözlenir.
Kalça ve uyluklarda birikmiş yağlara ilave olarak, göbek bel çevresindeki yağlanma, bu dönemdeki kadınların kilo artışına ve vücut şeklindeki değişikliği neden olur. Göbek / kalça oranındaki artış, kalp damar hastalıkları açısından da risk faktörü oluşturur.
Yaşam Kalitesini Artırmak Önemli
Her kadının yaşacağı bu dönemi en az zararla, topluma katılarak, aile bireyleriyle çatışmaları en aza indirmek ve beden sağlığını da olabilecek en üst seviyeye çekmek yaşam kalitesinin artırılması açısından önemlidir. Kadınların birçoğu menopozu bir dönemin sonu olarak görür ve kabuğuna çekilir. Menopoz kabuğa çekilme zamanı değil aksine yılların verdiği tecrübe ile hayatın her alanında aktif ve etkin olmanın zamanıdır.
Menopozun ortaya çıktığı yaş, kadında sıklıkla önemli bazı sosyal değişikliklerin de ortaya çıktığı bir zamana denk gelir. Çocukların büyüyerek evden ayrılması, kadının veya eşinin emekli olması, yaşla görülme sıklığı artan çeşitli hastalıkların ilk belirtilerinin ortaya çıkması, anne veya baba da yaşlılığa bağlı ortaya çıkan çeşitli durumlar nedeniyle kadının zamanın önemli bir kısmını onlara ayırmak durumunda olması ve nihayet aile bireylerinden birinin veya bir arkadaşın ölümü gibi olaylar sıklıkla kadının menopoza girdiği zamanlara tesadüf eder.
Menopoz döneminde tedavi bireye göre şekillendirilmelidir. Kişinin sosyo-ekonomik durumu, yaşı, medeni hali, eğitim düzeyi, tedaviyi algılayışı, menopozu yaşama biçimi gibi etkenler tedavi metodunu ve süresini etkiler.
Menopoz tüm sistemleri etkileyen bir durum olduğundan menopozla sadece ilaçla mücadele etmek mümkün değildir. Hayat tarzınızı menopoza göre ayarlamak, kalsiyum alımını artırmak, düzenli egzersiz yapmak, kalp sağlığını korumak önemlidir. Menopozla birlikte görülme sıklığı artan hastalıklara karşı erken teşhis imkanlarını kullanmak gerekir.
Menopoz’un bir hastalık olmadığına dikkat çeken Bayındır Hastanesi Söğütözü Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ömer Çobanoğlu, her kadın bu süreci hayatının kaçınılmaz bir parçası olarak yaşamak zorunda dedi.
Doç. Dr. Ömer Çobanoğlu'nun verdiği bilgilere göre, menopoz üç evrede gelişir. Premenopoz; menopoza girilmeden önceki yaklaşık 3 - 5 yıl boyunca adetlerin önce sıklaşması daha sonra aralarının açılması gibi düzensizliklerin yaşandığı dönemdir. Perimenopoz, genellikle menopoz semptomlarıyla birlikte, son adet döneminizden yaklaşık bir yıl önce başlar ve bir yıl sonra sona erer. Postmenopoz ise menopoza girilmesini takiben östrojen düzeylerinin düşmesiyle beraber ortaya çıkan adetlerin kesilmesini takip eden dönemdir.
Menopozla birlikte tüm vücutta hormonal bir fırtına yaşanır ve kadın hormon metabolizması alt üst olur. Esas kadınlık hormonu olan östrojen azalır ve östrojenin azalması ile birlikte tüm organlar bu durumdan olumsuz etkilenir. Östrojen hormonu sadece doğurganlığınızı ve üremenizi düzenlemekle kalmayıp, aynı zamanda kemikleri sağlamlaştırmakta, damar sertliğine karşı korumakta, cildin esnekliğini muhafaza etmekte, bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve genel sıhhati artırır. Menopoz; kadını kalp hastalıkları, hiperkolesterolemi, hipertansiyon, osteoporoz gibi hastalıklardan koruyan östrojen kalkanının sonu olarak da tarif edilir.
Menopozdan Nasıl Etkileniriz?
Sıcak basmaları: Özellikle cildinizde ani ve rahatsız edici bir sıcaklık hissedebilirsiniz; yüzünüz kızarabilir, terleme ve çarpıntınız olabilir. Gece boyunca sıcak basmasının sık görülmesi aynı zamanda uykunuzun bölünmesine neden olur.Odanın sıcak olması, stres, sıcak içecekler, özellikle kahve, alkol, baharatlı gıdalar gibi sebepler sıcak basmasını tetikleyebilir. Bunlardan kaçınarak sıcak basması sayısını azaltmanız mümkündür. Düzenli fiziksel egzersiz ve stresi azaltıcı gevşeme egzersizleri de daha iyi uyumanıza yardımcı olur.
Vajinal kuruluk: Östrojenlerin fonksiyonlarından biri de cinsel organın olgunlaşmasını, kanla beslenmesini ve işlevlerini sürdürmesini normal olarak sağlar. Premenopoz sırasında östrojen seviyesinde görülen azalma özellikle vajinanın iç tabakasını incelmekte ve kurumaktadır. Vajina kızarabilmekte, tahriş olabilmekte, kaşıntı gelişebilmekte ve dokular daha kolay hasar görebilmektedir. Buna bağlı olarak cinsel ilişki güç ve hatta imkansız hale gelir. Östrojen eksikliği aynı zamanda vajinada bakteri ve virüslerin üremesine neden olup buna bağlı enfeksiyonları geliştirir.
İdrar yakınmaları: İdrar yakınmaları menopoz sonrası dönemde en sık görülen sorunlardan biridir. 45 ile 60 arasında kadınların yaklaşık yüzde 40’ı sık idrara gitme, tuvalete zor yetişme, tam boşaltamama ve idrarını tutama gibi problemlerden şikayetçidir.
Cilt ve saç sorunları: Östrojen eksikliği, cildinizdeki esneklik ve sağlamlıktan sorumlu olan lifler olan kollajen ve elastinin azalmasına yol açar. Cildiniz kurur, kaşınır ve ışığa karşı duyarlılığı da artar. Menopozda saçlar da incelir ve parlaklıklarını yitirir, kasıklardaki ve koltuk altındaki kıllar azalır. Hormon tedavisi ile cildiniz ve saçınız bu olumsuzluklardan en az şekilde etkilenir. Östrojenler bağ dokusunu destekleyen kollejenin ve cildin pürüzüz ve esnek olmasını sağlayan elastinin üretimini arttırırlar ve aynı zamanda saçınızın direncini ve esnekliğini artırırlar.
Yine menopoz döneminizde istenmeyen yerlerde kıl çıkması da görülür. Bu dönemde vücudunuz az miktarda erkek seks hormonlarını da üretmeye devam eder ve östrojen eksikliği nedeniyle erkeklik hormonu olan androjenlerin etkisi güçlenebilir. Bu nedenle çenenizde, göğüslerinizde ve bacaklarınızın iç kısımlarında kıllar çıkabilir ve bu duruma hirsutizm adı verilir. Erkek tipi saç dökülmesi de (kelleşme) görülebilir. Doğal östrojenle birlikte bir antiandrojen içeren hormon replasman tedavisi tüm bu durumları engeller.
Osteoporoz (Kemik erimesi): Osteoporoz genellikle kırk yaşından sonra teşhis edilir. Fakat o zamana kadar önemli ölçüde kemik kitlesi kaybı meydana gelir. İlaç tedavisi ile osteoporozu önleyebilir veya kemik erimesini durdurabilirsiniz ancak önceden yitirilmiş olan kemik yeniden oluşamaz. Bu nedenle hastalık başlamadan önlenmesi çok önemlidir.
Uykusuzluk:Menopoz sonrası uykuda geçen sürenizin kısalması, gece uyanmalarınız, uykuya dalışt a sorun yaşamanız östrojen eksikliğinin ortaya çıkardığı şikayetlerdir ve uygun bir hormon replasman tedavisiyle bu şikayetlerde düzelme sağlanır.
Kilo alma: Menopoz sonrası yaşanan en büyük şikayetlerden biri de azalan hormonların etkisiyle yavaşlayan metabolizmanıza bağlı olarak kilo almanızdır.
Menopoz öncesinde genel yağ birikiminiz kalça ve uyluklarda iken, menopoz sonrasında vücutta androjenin daha fazla olması nedeniyle erkek vücut tipine yönelme yani bel ve göbek çevresinde yağlanma eğilimi gözlenir.
Kalça ve uyluklarda birikmiş yağlara ilave olarak, göbek bel çevresindeki yağlanma, bu dönemdeki kadınların kilo artışına ve vücut şeklindeki değişikliği neden olur. Göbek / kalça oranındaki artış, kalp damar hastalıkları açısından da risk faktörü oluşturur.
Yaşam Kalitesini Artırmak Önemli
Her kadının yaşacağı bu dönemi en az zararla, topluma katılarak, aile bireyleriyle çatışmaları en aza indirmek ve beden sağlığını da olabilecek en üst seviyeye çekmek yaşam kalitesinin artırılması açısından önemlidir. Kadınların birçoğu menopozu bir dönemin sonu olarak görür ve kabuğuna çekilir. Menopoz kabuğa çekilme zamanı değil aksine yılların verdiği tecrübe ile hayatın her alanında aktif ve etkin olmanın zamanıdır.
Menopozun ortaya çıktığı yaş, kadında sıklıkla önemli bazı sosyal değişikliklerin de ortaya çıktığı bir zamana denk gelir. Çocukların büyüyerek evden ayrılması, kadının veya eşinin emekli olması, yaşla görülme sıklığı artan çeşitli hastalıkların ilk belirtilerinin ortaya çıkması, anne veya baba da yaşlılığa bağlı ortaya çıkan çeşitli durumlar nedeniyle kadının zamanın önemli bir kısmını onlara ayırmak durumunda olması ve nihayet aile bireylerinden birinin veya bir arkadaşın ölümü gibi olaylar sıklıkla kadının menopoza girdiği zamanlara tesadüf eder.
Menopoz döneminde tedavi bireye göre şekillendirilmelidir. Kişinin sosyo-ekonomik durumu, yaşı, medeni hali, eğitim düzeyi, tedaviyi algılayışı, menopozu yaşama biçimi gibi etkenler tedavi metodunu ve süresini etkiler.
Menopoz tüm sistemleri etkileyen bir durum olduğundan menopozla sadece ilaçla mücadele etmek mümkün değildir. Hayat tarzınızı menopoza göre ayarlamak, kalsiyum alımını artırmak, düzenli egzersiz yapmak, kalp sağlığını korumak önemlidir. Menopozla birlikte görülme sıklığı artan hastalıklara karşı erken teşhis imkanlarını kullanmak gerekir.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder